İnsana huzur veren içaçıccı bir mavilikteydi gökyüzü sıcaklıgı insanı bunaltmayan aksine bahar şarkılarıyla insana yaşama sevinci veren kuş sesleri ve çeşitli çiçek kokularıyla huzurun en güzel örneklerinden birini yaşayabileceğiniz bir ortamdaydılar. Bahçedeki küçük beyaz masada mis gibi kokan leziz köfteleri yeşilliklerle beraber yemek keyiflerine keyif katıyordu. ayrıca rakıda cabası masadakilerden enişte bey de
- rakıdan alabilirmiyim
deyince ahmet bey
-iç be enişte sana hiç zararı olmaz yarasın
dediği sırada hala hanım aniden masasnın başında beliriverdi.
-Aman ahmet ne yapıyorsun adamcağız zaten akciğer kanseri olurmu böyle
- ya hala ne alakası var işsen enişte iiç koy ver gitsin
diyerek muhabbete devam ettiler ortam iyi... bir süre sonra o güzel gökyüzünde ama epey uzaklarda aniden beyaz bir bulut kütlesi belirdi bulut kütlesini masadakilere gösterdi çocuk masadakiler o bulut kütlesinin daha önce orada oldugunu soylediler pekte umursamadılar zaten...fakat kısa bir süre sonra tam tepelerinde ikişerli olarak uçan onlarca bombarduman uçağın arkasındaki bıraktığı beyaz izlere şaşkınlıkla hep beraber baktılar...bulundukları ortamda herkez gitmiş fazla hareket etme imkanı bulamayan bastonlu birkaç yaşlı insandan başka kimse kalmamıştı bir kaçış hali ksabayı sarmıştıda diyebiliriz
20-30 yıl sonra çok eskilere ayit bir gazete sayfasında o bombalama olayından sonra hiçkimsenin oradan sağ kurtulamadığı haberini okuyan ço
cuk savaşın ne kadar kötübirşey olduğunu dünüyordu...Kimbilir yaşalardı ne yapacaklardı şimdi dedi içinden........
Ağlasam sesimi duyar mısınız,
